Hz. Ali Hakkında
Hz. Muhammed’in amcasının oğlu, damadı ve islam devletinin dördüncü halifesidir. Babası Ebû Tâlib, annesi Fâtıma , dedesi Abdulmuttalip’tir. Çok sayıda künyesi vardır: Bunlar; Ebü’l-Hasan ve Ebû Türâb, lâkabı Haydar, ünvanı Emîru’l-Mü’minîn’dir. “el-Murtezâ: Kendisinden râzı olunan, Allah’ın rızâsını kazanmış” ve “Esedü’llahi’l-ğâlib: Allah’ın her zaman gâlip gelen kuvvetli arslanı” gibi lakapları da vardır.
Bu bilgiler zahiri bilgilerdir. herkesin ilk bakışta bildiği, okuduğu temel bilgilerdir. Hz. Alinin bir arka planı daha, yani gönül gözü ile bakıldığında Hz. Ali’de bir ‘Mana’ vardır.
Hz. Ali Yaşamı
Yolumuzun temeli; Hz. Ali tahmini olarak 21 Mart 598 tarihinde Mekke’de dünyaya gelmiştir. Kabe’de doğmuş olan tek kişidir. Annesinin adı Fatıma’dır. Haşim’in oğlu Esed’in kızıdır. Babası ise, Ebu Talib’dir. Ebu Talib de Haşim’in oğlu olan Abdülmüttalib’in oğludur. Bu nedenle Hz. Ali, anne ve baba soyu bakımından tam bir Haşimi’dir. Annesi adını, “arslan” anlamına gelen “Esed” veya “Haydar” koymak isterse de, Hz.Muhammed’in isteğiyle “Ali” adı konur. Diğer isimler ise ona lakap olarak verilmiştir.
Hz. Ali, 622 yılının sonlarında Hz. Muhammed’in eşi Hatice-i Kübra’dan doğan Fatıma ile Hz. Muhammed’in de isteği ile evlenir. Hz. Fatıma, toplum içinde saygınlık kazanmış örnek bir anadır. Yeni oluşturulan İslam toplumunda ideal kadın örneğidir. Bu evlilikten Hasan, Hüseyin, Muhsin, Zeynep ve Ümmü Gülsüm doğarlar. Hz. Muhammed’in soyu, Ehlibeytim dediği Hz. Ali ve Hz. Fatıma ile devam eder. 606 yılında doğan Fatıma, babasından 3-4 ay sonra, yani 632 yılında 26 yaşında Hakka yürür.
Hz. Ali Yaşarken
İmam Ali, yaşarken halkına sürekli aydınlatıcı, hidayete erdirici sözler söyledi. Halkının sorunları ile yakından ilgilendi. Özellikle yoksullarla sürekli dayanışma içinde oldu. Gece olunca hiç kimse yatağa aç girmesin diye sırtında gizli gizli erzak taşıyarak ihtiyaç sahibi aileleri mutlu etti.
Bir diğer özelliği ise insanların susuzluğunu gidermek için kuyular açmak oldu. Hatta Ona ‘kuyu kazan adam’ lakabı dahi verilmiştir. 25 yıl boyunca bıkmadan usanmadan yer altındaki suyun geçtiği yerleri tespit ederek halkına kuyu kazmış ve su çıkararak insanların hayatını kolaylaştırmıştır.
Hz. Alinin Sıfatları
Hz. Aliyi bazı temel özellikleri ile anlamak lazım. O daha önce belirtiğimiz gibi sürekli, tekrar eden, tekrarlayan bir şekilde zulme karşı çıkmasından dolayı Haydar- Kerrar sıfatını kazandı.
Yine Hz. Ali, Şahı Merdan sıfatını almıştır. Bu yiğitlerin, mertlerin babası manasındadır.
Bir başka sıfatı ise Şir-i Yezdan diye bilinen Allahın Aslanı manasına geliyor.
Ancak onun en önemli özelliğinin ilim şehrinin kapısı olduğunu unutmamak gerekir. Bir kutsi sözlerinde Hz. Muhammed ‘Ben ilmin şehriyim, Ali de onun kapısıdır’ diyerek Hz alinin en büyük özelliğini açıklamıştır.
Nedi ilmin kapısı? İlim kapısı; dünyayı anlamak, evreni kavramak, yaratılışı bilmek, insanın kendini ve nefsini bilmesi ve daha bir çok konularda yetkin ve kamil insan olması için çalması gereken kapıdır Hz. Ali.